Günümüzde artık, enstrüman çalan çocuklarımız bu sınavlara girmezse bir şeyler kaçırıyormuş hissi o kadar yaygın ki…
Hadi düşünelim mi yeniden; neden..?

ABRSM; The Associated Board of the Royal Schools of Music…
Yani; İngiliz Kraliyet Müzik Okulları Birleşik Kurulu.
Yıllar içerisinde ülkemizde de popülerliği artan uluslararası sınav sistemi. Günümüzde 100’den fazla ülkede aşamalı müzik sınavları düzenleyen, geçerliliği kabul gören en büyük sayılı sınav kurullarından bir tanesidir. İçeriği başlangıç seviyesindeki öğrencilerden, müzik eğitimi alan öğrencilere kadar geniş bir kapsama sahip olan aşamalı müzik sınavlarına dayanır (https://www.mariaritaepikmuzikokulu.com/abrsm/ , https://gb.abrsm.org/en/)
Peki son yıllarda neden bu kadar popüler oldu ABRSM sınavları ülkemizde?
İlk olarak elbette ki; üniversite eğitimlerini yurtdışında yapmak isteyen öğrencilerimiz için olmazsa olmazlardan birisi kabul edildi. Yurtdışındaki üniversitelerin kabul kriterleri arasında; adayların yaptıkları spor, sanat gibi okul dışı aktivitelerini aldıkları sertifikalar ya da lisanslarla belirli bir seviyede ve süreklilikte olduklarını göstermeleri yer alıyor.
Hal böyle olunca evet; eğer çocuğunuz yurtdışında üniversite eğitimini tamamlayacaksa bu sınavlara girmesi onun için iyi bir şey.
Fakat gözden kaçırdığımız nokta şu; seviyesinin ne olduğu ya da kaç tane sertifika aldığı o kadar da önemli mi? Tek bir sertifika zaten yeterli değil mi?
Çocukluğumuzun en temel yapı taşı ve hayatımız boyunca boynumuzu kese kese taşıdığımız en büyük zincirimiz de bu sınav telaşının popülerliğinin bir diğer büyük nedeni…
Kaçınılmaz olarak ‘kıyas’ ve ‘rekabet’ duyguları ile mücadele edilerek büyüdüğümüz; o şekilde de yeni nesiller yetiştirdiğimiz gerçeği… Tüm eğitim sistemimizin temel taşı…
Dolayısı ile ABRSM popülerleştikçe, aileler bu sınava girmeyen (hatta her aşamasına tek tek girmeyen) çocuklarının bir şey kaçırdıklarını düşünmeye başlıyor.
Oysa ki; sakin…
Çocuğunuz öncelikle yurtdışında bir eğitim alacak mı?
Bu sertifikaya gerçekten de neden ihtiyacınız var?
Bir diğer yandan da; haklı bir istek olan ‘somutlaştırma’ ihtiyaçlarımız.
İster istemez bu sertifikaların minik enstrümanistlerin aldıkları eğitimi, geldikleri seviyeyi somut bir şekilde ortaya koyduklarına olan inanca sahip oluyoruz.
Dahası bu sınavların çocukların motivasyonlarını arttırdığına dahi inanıyoruz.
Peki her çocuğun yapısına böyle bir stres uygun mu, buna ne kadar bakıyoruz?
Aynı şekilde, her çocuğun resitale çıkması da çocuk için iyi bir şey mi?
Bazen kaş yapalım derken, yaptığımız ve hatta öznenin yapısını görmezden gelerek attığımız adımların neye mal olabileceğini kaçırıyor olabilir miyiz?
Bir de ailelerden bağımsız, dışarıda dolaşan ezgiler var 🙂
Öncelikle konunun ‘iyi niyet’ haricinde kocaman bir ticari boyutu var.
Bazı akademilerde bu sınavlara yönelik eğitimleri ayrı bir ücretlendirme ile paket bir program adı altında sunuluyor. Oysa ki; sınavın içeriği olan işitme, gam, deşifre ve elbette ki sınav repertuvarından seçilmiş olan üç adet eserin eğitimi halihazırda zaten bir piyano eğitiminde bir öğrencinin sezon içerisinde alması normal olan eğitimler. Bu noktada işitme çalışmasını ayrı tutuyorum gerçi; onun için seviye ilerledikçe ayrı bir program hazırlanmalı, evet.
Bu sınavlara başvuruları toplu olarak yaptıklarında komisyon alma durumları bile sözkonusu olabiliyor. Oysa sistemin Türkiye temsilcisi (Maria Rita Epik Müzik Okulu) başvurular konusunda sonsuz yardımcı oluyor.
Bir diğer boyutu; ‘sınav müfredatı’nı eğitim müfredatı olarak kullanan eğitimciler.
Sınav aşamaları bir müfredat olarak izlenebilecek bir program olmaktan çok çok uzakta. Öğrencinin kendisi için hazırlanmış olan müfredatın içerisinde, o seneki sınava hazırlık, sadece bir eklenti olabilir. Koca bir sezon boyunca sadece üç esere ve o seviyenin seçilmiş gamlarına çalışarak geçirilmesi inanılmaz bir zaman kaybı. Dahası her sene değişen sınav repertuvarı da bir öğrenci için; teknik, teorik, armonik olarak izlenebilecek bir seyir içermiyor.
Konuyu da daha çok dallandırmadan,
hadi yeniden sakince düşünelim;
Siz neden bu sınavlara çocuklarınızın girmesini istiyorsunuz?
Gerçekten de bu strese hazır mı miniğiniz?İlk önceliğiniz onların keyifle bir yolculuğa çıkması mı yoksa akademik başarı mıydı? Bakalım mı yeniden… 🙂